İletilerinizi bekliyorum...

gulerbugday113@gmail.com

Facebook

    (Güler Buğday)

Twitter

    twitter.com/gulerbugday

 

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI

25 Kasım 2015 Çarşamba, 16:29

Cumhuriyeti kuran parti, artık laik cumhuriyeti yıkanlara, tek adam diktasını dayatanlara ve korku imparatorluğu yaratanlara engel olamıyor!

Bursa Bamsz | letiim | zgemiim | Kitaplarm | Hakkmda Yazlanlar | Animasyonlu iirler

Ana Menü

» Ana Sayfa

» Haberler

» Yazılarım

» Yazarlar

» İletişim

» Künye

» Bize Yazın

» Bağlantılar

ATATÜRK Diyor Ki;

Ne kadar zengin ve müreffeh olursa olsun, istiklâlden mahrum bir millet, medenî insanlık karşısında uşak olmak mevkiinden yüksek bir muameleye lâyık sayılamaz.

YAZAR YAZI

Gezi'de gördüklerim

Gezi'de gördüklerim

15 Haziran 2013 Cumartesi, 09:00

AYŞE BÖHÜRLER /Yeni Şafak

Olayları komplo teorileri içinde izah etmeye sebep olacak çok fazla gösterge var. Ancak hiçbir komplo teorisi sosyolojik bir taban oluşmadan yürürlüğe giremez. Bence bunların dışında bireyler olarak bizlerin görevi de bu teorilere yoğunlaşmak yerine bu sosyolojik tabanı analiz etmek ve anlamaya çalışmak olmalı.

Gezi Parkı olayları bu tabanı görmemiz açısından önemliydi. Hepimiz için hem bir muhasebeye hem de ciddi bir toplumsal analize sebep oldu. Bir çok önyargıyı, nefreti, kini ve negatif hafızayı da körükledi bir taraftan. Ama her şeyden önemlisi bizi, 26 milyonu bulan bu genç nüfus üzerinde düşünmeye sevk etti. Her ne kadar Gezi protestosunu yapan gençlerin büyük bölümü, iyi okullarda okumuş, iş bulmuş, imkan sahibi şanslı azınlığı temsil etseler de; bu kuşağın siyaset dilini görmek açısından bize iyi bir ayna oldular.

Bu arada toplum ortalaması olarak baktığımda alandaki gençlerin ayaklarındaki trekking ayakkabı markalarına gözüm ilişti bir de karşılarında bekleyen genç polislere. Acaba hangisi daha zor koşullardan geçerek büyümüş, oradaki genç polislerin o ayakkabılara maaşları yeter miydi diye sormadan edemedim!



'Ne oldu da böyle oldu' sorusuna bir başlangıç olarak pek çok şey gösterebiliriz. Ardında gelişen olayların içinde ise elbete dış-iç bir sürü etken sıralayabiliriz. Rusya, Suriye, Twitter çeteleri, siber gerilalar her şey var bu işin içinde. Ama tüm bunlardan uzakta farklı motivasyonlarla alana gelmiş bir kitle de var.

Gezi Park'ı Türkiye'nin Truman Show'u olsa da bize düşen, bu kitleyi anlamaya çalışmak, açığa çıkan öfkeyi, tepkiyi tarafları ile birlikte görebilmek olmalı.



Ağaçla başlayan devrim sanrısında meydanda gördüğüm tek ortak payda ise hükümet karşıtlığı. Ömründe hiç Gazi mahallesini görmemiş,

Etiler dışında hiç yaşamamış bir yetişkinin Sunset'te yediği bir öğün yemek parası ile bir ay geçinen gençle buluşması, gördüğüm tek orta payda da buydu.

Bunun üzerine iyi düşünmek lazım. Her ikisinin de geleceğini garanti altına almaya çalışan ve bunda da büyük oranda başarılı olan bunca iyi icraata karşı 'ne oldu da böyle oldu?' sorusunu cevaplarken sadece komplolar üzerinden yürümek bizi ana yola çıkarmaz.



Gezi Parkı'na gidince benzerlerini Yemen'de Tunus'ta gördüğüm devrimlerin başladığı meydan dekorunu da gördüm. Sadece duvar yazılarının yazım dili değişmiş. Bu dekor her şeyden önce insanda kurgusal mı sorusunu oluşturuyor. Yine de bu meseleyi bu soruların ötesinde analiz ettiğimizde öyle olma ihtimaline karşı daha doğru önlemler alabiliriz. Yoksa tarihteki bütün değişimlere (Bolşevik devrimi dahil) büyük güçlerin oyunu gözüyle baktığımızda tarihin içindeki her şey etkisiz bir özne haline geliyor. Kendimiz bile. Olayların arkasındaki tüm şer güçlerine rağmen siyaset yapıcıların ilgilenmesi gereken toplumun algısı olmalı.



Bizim kuşağın yetişkinlerinde yarım kalmış sosyalist devrim travması hala iyileşmemiş . Duvarlardaki sloganlardan oradaki yetişkinlere konuşmalara kulak verdiğinizde bunu çok bariz görüyorsunuz. 'Hükümetin tüm yönetimi devrimci güçlere devretmesi gerektiğini' söyleyen yazıların altında slogan atan bizim kuşağın sosyalistleri, gençlerden daha makul gelmedi bana.

80 örgüt orada imiş. Park'ta bu açıkça görülüyor. Çoğu sol, marjinal illegal örgütler, sinema birlikleri, senaryo yazarları, ulusalcısı, aşırı solcusu, barış sürecini ihanet olarak gören eski PKK'lısı, anti kapitalist müslümanı, alevi dernekleri, feministleri, çevrecileri... Bu kadar küçük bir mekanda bu kadar çok zıt ve çatışmacı unsurun mevcudiyeti doğrusu beni endişelendirdi. Buradan bir ortak söylem, dil çıkmaz.

EĞİTİM FARKI

Her şeyden önce bu gençler doğdukları andan itibaren 12 Eylül kuşağının apolitikleştidiği bir ortamda bilinçli anne babalar tarafından, otoriter olmayan bir eğitim sistemi ile büyütüldüler. Bağırmadan, dövmeden, her şeyi izah ederek, tercihlerine saygı gösterilerek, ne istedikleri sürekli sorularak, önem verilerek.

Bir şeyin dikte edilmesinden, kendilerine bağırılarak konuşulmasından, anlam ve mesaj dolu konuşmalardan hoşlanmayan bu gençler özgürlük temelli itaatsizliği ve farklılığı kişilik sahibi olmak olarak gören bir eğitim ve dünya sistemi içinde kimlik kazandılar. Bu nedenle siyasilerin dili bu gençlerde doğru algılanamıyor.

Unutmayalım ki bizim özgürlük anlayışımız başka bir siyasi ortamda şekillendi. Şimdi, bu gençlerinki başka bir ortamda şekilleniyor. Bu kuşağa çok anlam yükleyen, harika bulan birisi falan değilim. Ancak 26 milyon genç nüfusun olduğu bir ülkede onlara ulaşamazsak geleceğe de bir şey bırakamayız.

Ayrıca onların hepsi Ak Parti iktidarında çocuktular, öncesini bilmiyorlar. Bu iktidarın sağladığı ortamda özgüvenleri daha da gelişti. Ancak bu ortam onlar için, içine doğdukları doğal koşullar. Bu nedenle ekonomik göstergelerden etkilenmiyorlar. 'Zaten öyle olması gerekmiyor muydu?' diye bakıyorlar. Diğer taraftan sürekli bunların söz konusu edilmesi de toplumda Ömer Seyfettin'in 'Diyet' hikayesinde olduğu gibi bir duyguyu geliştiriyor. Bu nedenle siyasetin 'nereden nereye geldik' ve 'komplo' söylemlerinin dışına çıkması gerekiyor. Bu arada olaylara güzelleme yapanlar da kafadan eleştirenler de tam resmi yansıtmıyor.

Yazarlar

AKP ‘darbeyi’ kapatacak

25 Ekim 2016 Salı, 12:14


AKP ‘suç ortağı' arıyor

Mustafa Ünal /ZAMAN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:28


Koalisyona ‘derin devlet’ dokunması!

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Haziran 2015 Cuma, 09:21


Cumhurbaşkanı azınlık hükümetini engelleyemez

Erhan BAŞYURT/BUGÜN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:16


Ya Koalisyon ya Başkanlık...

Eren Erdem/YURT

12 Haziran 2015 Cuma, 08:58


Kırılma noktası!

Güngör Mengi/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:45


AK Parti’yi Kürtler neden terk etti?

İbrahim Kiras/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:42


Ali İsmail…

Bekir Coşkun - Sözcü

23 Ocak 2015 Cuma, 09:34


Bu memleketi çiftliğiniz mi sandınız?

Mehmet Kamış/ZAMAN

14 Ocak 2015 Çarşamba, 09:39


Charlie’ye saldırı Bursa’da protesto edildi

Can Ertan /HABER

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:57


Kobane'den Paris'e emperyalizm ve laiklik

Özgür Şen

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:17


AKP’nin IŞİD çıkmazı

Hüseyin ALİ/Özgür Gündem

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:10


Siyasi etik yasası çıkarılmalı

Serpil Çevikcan/Milliyet

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:37


MİT’in sicili

Gültekin AVCI/BUGÜN

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:17


İslamofobi ve provokasyon

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:11


Seçimi böyle kazandık: “VİCDANEN RAHATSIZIM”

Hüseyin Özay/Taraf

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:32


AKP’nin erkek aklı özgür kadından korkuyor

Zilar STÊRK/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:25


Barışı, ancak özgürlükler besler

Hüda KAYA/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:14


Bilim siyasetin elini öptüğünde...

Cüneyt Ülsever/YURT

11 Ocak 2015 Pazar, 10:19


Sabri Uzun da “cadı avı”na katıldı

Nazlı Ilıcak /BUGÜN

11 Ocak 2015 Pazar, 10:18

Son 20 Yazım

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI


AHMET İSVAN, CUMHURİYET ÇINARI VE EFSANE BAŞKAN


GERÇEK VE NAMUSLU SOLCULAR GÖREV YİNE SİZE DÜŞTÜ.


ÇARŞAFI ÇIKARDI, PEÇEYİ ATTI VE GÖZLERİNİ YUMDU!..


12 Eylül Faşizmi unutuldu mu?


Yıllar önce Yasin El Kadı'yı yazmış ve uyarmıştım:KEFİL OLANA KEFİL MİSİNİZ ?


Yıllar önce yazmışım \\\\\'ÇANKAYA SIRAT KÖPRÜSÜ!\\\\\'


Tüm Dostlara Teşekkür…


Erdoğan, haysiyet cellatlığı yapıyor: Bağırdıkça korkuttuğunu, hakaret ettikçe sindirdiğini sanıyor!


Gülen Cemaatinin ‘Altın Nesil’ hedefi:


Endişeliyiz, Kaygılıyız, Hatta Kırgın ve Öfkeliyiz, Ancak Çözümsüz ve Umutsuz Değiliz...


Ülkelerin ve Toplumların Uygarlığı Çocuklarına Yaptığı Yatırımla Anlaşılır.


Kardeşlik Kanla, Barış Sözle Olmaz...


Sayın Başbakan, ‘Marjinal’ değilim ama isyanlardayım


CHP Milletvekilleri Gezi’de Gökkuşağı çocuklarının yanında…


Çapulcu Halkın Okuduğu Şiir!


“İNSANLAR İHANETE TUTSAK” Diyerek Yeniden Merhaba…


Dost Okurlarımdan Kısa Bir Süre İzin İstiyorum.


Sadece İnsan Olmak!


Annemin de Başını Ezerler mi?

Takvim

Pt Sl Çr Pr Cm Ct Pz
12345
6789101112
13141516171819
20212223242526
2728293031
info@bursabagimsiz.info.tr

Bursa Bağımsız adlı, www.bursabagimsiz.info.tr adresinde yayınlanan işbu web sitesi içerisinde yayınlanan yazınsal ve görsel içeriğin her hakkı saklıdır.

Site içerisinde Güler Buğday dışında yazınsal ve görsel içeriği yayınlanan konuk yayıncıların eserlerinin her türlü hukuksal sorumluluğu konuk yayıncıya aittir. Güler Buğday işbu içerikten ötürü sorumlu tutulamaz.

Copyright © 2024 Bursa Bağımsız