The Economist: Devlet Düşmanları

18 Mart 2012 Pazar, 09:33

Nedim Şener ve Ahmet Şık’ın aralarında bulunduğu dört gazetecinin cezaevinden tahliye edilmesi, yurt dışında haber ve yorumlara konu olmayı sürdürüyor. The Economist dergisi, tahliyeleri “Devlet Düşmanları” başlıklı bir haberde değerlendirdi.

İngiliz haftalık dergi The Economist, son sayısında Türkiye’deki baskılara dikkat çekerken “Devlet Düşmanları” başlıklı haberinde “Dört gazeteci tahliye oldu. Düzinelercesi o kadar şanslı değildi” diye yazdı.

Nedim Şener’in “Ben nasıl mutlu olabilirim o kadar arkadaşım özgür değilken” sözlerini de yansıtan dergi, Nedim Şener’in AKP hükümetini devirmeye yönelik bir komplonun bir parçası olma suçlaması ile bir yılı aşkın bir süre İstanbul’daki bir cezaevinde tutulduğuna dikkat çekti. Dergi sözleri şöyle sürdürdü:
“Sormakta haklıdır. Türkiye’de en az 100 gazete demirler arkasında, diğer ülkelerden daha fazla. Çoğu, terör suçlamaları ile tutuklu. Ancak Türkiye’nin muğlak terörle mücadele yasaları çerçevesinde Kürt yanlısı Barış ve Demokrasi Partisi’nin bir basın toplantısını izlemek, sizin içeri girmenize neden olabilir.”

The Economist, Şener’in geçen yıl, kariyerini insan hakları ihlallerini yazarak tesis eden Ahmet Şık ile birlikte tutuklandığını, her ikisinin Gülen harekatını sert eleştiren kitaplar yazdıklarını belirterek şöyle devam etti:
“Avrupa Birliği ve bazı insan hakları gruplarından gelen baskıların, bu haftaki tahliyelere katkısı oldu. Ve Sayın Erdoğan’ın yakında, bir zamanlar kendisini Türk liberallere ve Batılı dostlarına sevdiren reformları yeniden başlatabileceğine ilişkin işaretler var. Sayın Şener, bunların Türkiye’nin cezaevleri sorununu çözecek reformları da içermesi gerektiğini söylüyor.”

The Economist, haberin son paragrafında şunları da yazdı:
“Sayın Şener için hayat o kadar kötü değildi, 30 kilo kaybetmiş olsa da. Kendisini ziyaret ettiğinde eteğirni çıkartmaya mecbur kalan 8 yaşındaki kızı için daha zor olduğunu söylüyor. Polisler, babasına karşı ‘kanıt’ bulabilmek için okul defterlerini karıştırdı. Sayın Şener diyor ki; 'kızım ‘terörist miyim?’ ısrarla soruyordu.' Türk savcılarının gözünde belki de öyle olabilir.”