|
|
|
|
|
ATATÜRK Diyor Ki; |
Cumhuriyet fikir serbestliği taraftarıdır. Samimi ve meşru olmak şartıyla her fikre saygı duyarız.
|
|
|
|
|
HABER |
|
A + K + P inanılmaz bir adım attı
13 Mart 2012 Salı, 09:57
|
|
KORAY ÇALIŞKAN / RADİKAL
Yapılması gereken; son oturumun iptali ve reform tasarısının, muhalefet ve sivil toplumun önerilerine paralel bir şekilde reforme edilmesidir.
Meclis’te bir ilk gerçekleşti. Türkiye’nin geleceğini derinden etkileyecek eğitim sistemi hakkında radikal bir değişikliğin ilk adımı tekme ve tokatlarla atıldı. Hem eğiteceğimiz çocuklara hem de dünya âleme rezil olduk. Hata neydi? Niçin Meclis bu kadar sertleşti? Çözümü ne?
Reform sürprizdi
AKP’nin 2011 seçim beyannamesine bir bakın. Ülkenin eğitim sistemini kökten değiştirecek bu reforma dair bir ima dahi bulamazsınız. Ocak ayının ilk haftasına gidin, reformun, bırakın içeriğini, adını dahi göremezsiniz.
Ocak başında 1+4+4+4 adında bir reform taslağı hakkında tek tük haberler çıkmaya başladı. Daha sonraki hafta taslak 4+4+4 şeklinde anılmaya başladı. Hükümet ve iktidar partisinden yer yer çelişen açıklamalar duyuldu. Taslağın içeriği için şubat başını beklemek gerekti. Taslak son haline şubat ortasında getirildi ve 20 Şubat’ta 5 AKP vekili Meclis Eğitim Komisyonu’na tasarıyı sundu. Tasarının girişinde çok önemli bir gözlem vardı: “Eğitim sistemleri üzerine reform niteliğinde düzenlemeler yapan ülkeler, sadece belli zaman diliminde belli bir kesimi ilgilendiren bir karar vermemekte, bir anlamda bütün toplumsal gelişim alanlarındaki mukadderatlarını da tayin etmektedirler.”
Yani tasarıyı tasarlayanlar ne kadar önemli bir adım attıklarını ve bu adımı atarken toplumsal bir mutabakat sağlamaları gerektiğini biliyorlardı.
Yaklaşım yanlıştı
AKP bu eğitim reformunu yapacağını söylemediği seçim beyannamesinde çok önemli başka sözler vermişti. Beyanname şöyle demişti: “Bizim çoğulcu ve özgürlükçü demokrasi anlayışımız bireylerin ve toplumdaki farklı kesimlerin bütün yönleriyle kendilerini özgürce ifade ettikleri zeminlerin inşa edilmesini gerektirir.” ‘İleri demokrasi’yi kuracağını vaat etmiş, beyannamenin daha girişinde ‘çoğulcu ve özgürlükçü bir demokrasiyi’ benimsediğini anlatmıştı.
Refom süreci ‘çoğulculuğun’ değil ‘çoğunlukçuluğun’ benimsendiğini gösterdi. Tasarıyı eleştiren sivil toplum kuruluşları ringde boksör muamelesi gördü. Toplumun çoğunluğundan geri bildirim alınmadan adım atıldı.
Böyle durumlarda muhalefet dinlenmediğini hissederse kendini dinletir, yani tartışmayı uzatır. Bu noktada sabır, demokrasi gereğidir. Batı dünyası parlamentolarından bunun adı ‘filibustering’dir. Her parlamento kendi içtüzüğüne göre böyle bir alanı açık tutar. Şimdiye kadar ileri bir demokraside ister sağ olsun ister sol, bu alanı kapamaya kalkışmış bir iktidar olmamıştır.
Oysa bizde ne oldu? Komisyon toplantısı öncesi organize olan 100 AKP’li vekil odayı işgal etti. Muhalefetten komisyon üyelerinin girmesine izin vermediler. Daha sonra izin çıktı ama iktidar vekilleri odayı terk etmediler. Komisyon başkanı içeri girmeyi başaran üç grup başkanvekilinin konuşmasına izin vermedi. Yani içtüzüğü çiğnedi. 29 madde kimsenin birbirini duymadığı, muhalefet vekillerinin yerde tekmelendiği, bir muhabirin tartaklanıp daha sonra bayıldığı, resmen mahalle kavgası görünümü veren bir kısacık toplantıdan sonra kabul edildi, genel kurula gönderilmesi için aynen geçti. Komisyon üyesi dahi olmayan vekiller kabul oyu kullandı.
Ne yapılabilir?
İnsanlar ne kadar farklı olurlarsa olsunlar düşüncelerini tartışabilecekleri bir zemin bulabilirler. Parlamento bunun için vardır. Eğer o kurumu yok ederseniz, iktidar olarak insanı iter kakarsanız, muhalefetin sesini tartışmaları engelleyerek ya da tartışma zamanını kısaltarak kısmaya çalışırsanız, iş çığırından çıkar. Keskin sirke en çok demokrasilerde küpüne zarar.
Bir MHP’li grup başkanvekili dahi durumu ‘faşizm’ olarak nitelendiriyorsa, AKP’nin bu süreçteki performansını ciddi olarak düşünmesi gerekir. Yapılması gereken; son oturumun iptali ve reform tasarısının, muhalefet ve sivil toplumun önerilerine paralel bir şekilde reforme edilmesidir. Tasarının aynı şekilde Meclis’e gelmesi halinde, herkes kaybeder. Cumhurbaşkanı dahi uyardı. Rövanşlar rövanşları tetikler. Demokrasi, kazananların bir gün kaybedenler olacağı rejimin adıdır. Anayasa için son şans bu. Kaybetmeye değmez, hele iktidarsanız. Top, Cemil Çiçek’te.
|
|
Kaynak : Koray Çalışkan/Radikal |
|
|
|
|
|
|
Yazarlar |
|
AKP ‘darbeyi’ kapatacak
25 Ekim 2016 Salı, 12:14
|
|
AKP ‘suç ortağı' arıyor
Mustafa Ünal /ZAMAN
12 Haziran 2015 Cuma, 09:28
|
|
Koalisyona ‘derin devlet’ dokunması!
İhsan ÇARALAN /Evrensel
12 Haziran 2015 Cuma, 09:21
|
|
Cumhurbaşkanı azınlık hükümetini engelleyemez
Erhan BAŞYURT/BUGÜN
12 Haziran 2015 Cuma, 09:16
|
|
Ya Koalisyon ya Başkanlık...
Eren Erdem/YURT
12 Haziran 2015 Cuma, 08:58
|
|
Kırılma noktası!
Güngör Mengi/VATAN
12 Haziran 2015 Cuma, 08:45
|
|
AK Parti’yi Kürtler neden terk etti?
İbrahim Kiras/VATAN
12 Haziran 2015 Cuma, 08:42
|
|
Ali İsmail…
Bekir Coşkun - Sözcü
23 Ocak 2015 Cuma, 09:34
|
|
Bu memleketi çiftliğiniz mi sandınız?
Mehmet Kamış/ZAMAN
14 Ocak 2015 Çarşamba, 09:39
|
|
Charlie’ye saldırı Bursa’da protesto edildi
Can Ertan /HABER
14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:57
|
|
Kobane'den Paris'e emperyalizm ve laiklik
Özgür Şen
14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:17
|
|
AKP’nin IŞİD çıkmazı
Hüseyin ALİ/Özgür Gündem
14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:10
|
|
Siyasi etik yasası çıkarılmalı
Serpil Çevikcan/Milliyet
12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:37
|
|
MİT’in sicili
Gültekin AVCI/BUGÜN
12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:17
|
|
İslamofobi ve provokasyon
İhsan ÇARALAN /Evrensel
12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:11
|
|
Seçimi böyle kazandık: “VİCDANEN RAHATSIZIM”
Hüseyin Özay/Taraf
12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:32
|
|
AKP’nin erkek aklı özgür kadından korkuyor
Zilar STÊRK/Özgür Gündem
12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:25
|
|
Barışı, ancak özgürlükler besler
Hüda KAYA/Özgür Gündem
12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:14
|
|
Bilim siyasetin elini öptüğünde...
Cüneyt Ülsever/YURT
11 Ocak 2015 Pazar, 10:19
|
|
Sabri Uzun da “cadı avı”na katıldı
Nazlı Ilıcak /BUGÜN
11 Ocak 2015 Pazar, 10:18
|
|
|
|
Son 20 Yazım |
|
CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI
|
|
AHMET İSVAN, CUMHURİYET ÇINARI VE EFSANE BAŞKAN
|
|
GERÇEK VE NAMUSLU SOLCULAR GÖREV YİNE SİZE DÜŞTÜ.
|
|
ÇARŞAFI ÇIKARDI, PEÇEYİ ATTI VE GÖZLERİNİ YUMDU!..
|
|
12 Eylül Faşizmi unutuldu mu?
|
|
Yıllar önce Yasin El Kadı'yı yazmış ve uyarmıştım:KEFİL OLANA KEFİL MİSİNİZ ?
|
|
Yıllar önce yazmışım \\\\\'ÇANKAYA SIRAT KÖPRÜSÜ!\\\\\'
|
|
Tüm Dostlara Teşekkür…
|
|
Erdoğan, haysiyet cellatlığı yapıyor: Bağırdıkça korkuttuğunu, hakaret ettikçe sindirdiğini sanıyor!
|
|
Gülen Cemaatinin ‘Altın Nesil’ hedefi:
|
|
Endişeliyiz, Kaygılıyız, Hatta Kırgın ve Öfkeliyiz, Ancak Çözümsüz ve Umutsuz Değiliz...
|
|
Ülkelerin ve Toplumların Uygarlığı Çocuklarına Yaptığı Yatırımla Anlaşılır.
|
|
Kardeşlik Kanla, Barış Sözle Olmaz...
|
|
Sayın Başbakan, ‘Marjinal’ değilim ama isyanlardayım
|
|
CHP Milletvekilleri Gezi’de Gökkuşağı çocuklarının yanında…
|
|
Çapulcu Halkın Okuduğu Şiir!
|
|
“İNSANLAR İHANETE TUTSAK” Diyerek Yeniden Merhaba…
|
|
Dost Okurlarımdan Kısa Bir Süre İzin İstiyorum.
|
|
Sadece İnsan Olmak!
|
|
Annemin de Başını Ezerler mi?
|
|
|
|
Takvim |
Pt |
Sl |
Çr |
Pr |
Cm |
Ct |
Pz |
1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10 | 11 | 12 | 13 | 14 | 15 | 16 | 17 | 18 | 19 | 20 | 21 | 22 | 23 | 24 | 25 | 26 | 27 | 28 | 29 | 30 |
|
|
|
|
|
|
|
|